Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy gündemdeki konular hakkında bilgilendirme toplantısı düzenledi. Aksoy, geçen yıl dış politikada yaşanan önemli gelişmelerden birinin Rusya ile Soçi'de imzalanan 'İdlib mutabakatı' olduğunu belirtti. Aksoy, bu mutabakat ile büyük bir insani trajedinin önlendiğini vurgulayarak, "Bu muhtırayı yapmasaydık Türkiye'ye milyonların göçü söz konusu olacaktı. Ülkemizden de tabii Avrupa ülkelerine olacaktı. Esad rejimi askeri zafer peşinde ancak Suriye'de çözüm ancak siyasi bir yolla mümkün. Astana mekanizmasının sahadaki sağladığı iyileşmeyi Cenevre sürecine ilerletmeye odaklandık. Bu bağlamda anayasa komitesinin kurulması çok önemli. Belirli bir aşamaya gelindi, en kısa zamanda kurulmasına çalışıyoruz" diye konuştu. 'TRUMP'IN KARARINA DİRENÇ OLUŞTU' Suriye'de temel önceliklerinin siyasi bir çözümün sağlanması olduğunu bildiren Aksoy, "Münbiç yol haritasının uygulanması ve Fırat'ın doğusuna geçilmesi konusundaki kararlılığımız devam ediyor. Ulusal güvenliğimizi tehdit eden hiçbir şeye müsamaha göstermeyeceğiz. Suriye konusundaki bu kararlılığımız, Başkan Trump'a Suriye'den çekilme kararı aldırdı. Ancak bu çekilme kararında ABD güvenlik bürokrasisinde bir direnç oluştuğunu gözlemliyoruz. Bu kararın uygulanmasında yakın diyalog ve iş birliği kurulması çok önemli. İlk adım olarak Bolton ülkemizi ziyaret etti. Bolton'a DEAŞ'ın Suriye'deki kalıntılarını temizlemeye ve yerel sahiplenme çerçevesinde istikrarı sağlamaya hazır olduğumuzu ilettik" dedi. 'ÇEKİLME PYD/YPG'NİN GÜNDEMİNE HİZMET ETMEMELİ' ABD yönetiminin Suriye'den çekilme kararına ilişkin ise Aksoy, "Çekilme süreci PYD/YPG'nin bölücü gündemine hizmet etmemeli. Sahada yeni oldubittiler yaşanmamalı. Bolton'a sanki ülkemizde Suriye'de Kürtleri hedef alıyormuş gibi gösteren beyanlarından rahatsız olduğumuzu bildirdik. Münbiç yol haritası belli. PYD/YPG Münbiç'ten çekilecek, silahları ABD tarafından toplanacak ve Münbiç'i Münbiç yönetecek. Bolton'a yol haritasının hızlandırılarak uygulanması gerektiğinin büyük önem taşıdığını söyledik. Rejimin Münbiç'e karşı provakasyon girişimlerine ve PYD/YPG'nin rejimi Münbiç'e sokma çabalarına kesinlikle izin verilmemeli. Münbiç'e yapılan saldırı Münbiç yol haritasının tam olarak uygulanması ihtiyacını bir kez daha ortaya çıkardı" diye konuştu. Sözcü Aksoy, Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal'ın 5 Şubat'ta Washington'u ziyaret edeceğini söyledi. 'OLAYIN PEŞİNİ BIRAKACAĞIZ' Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Türkiye'deki Suudi başkonsolosluğunda öldürülmesine ilişkin davanın derinlemesine sürdürüldüğünü ifade ederek, şunları söyledi: "Suudi Arabistan ile ikili siyasi ilişkilerimize önem veriyoruz. Bu hadiseyi ikili olarak siyasi sorun olarak görmüyoruz, adli bir vaka olarak değerlendiriyoruz. Bu demek değildir ki olayın peşini bırakacağız. Bunun sümen altı edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz." 'ABD İLE GEÇEN YIL SORUNLU BİR YIL YAŞADIK' 2018 yılının ABD ile sorunlu geçtiğini belirten Aksoy, "Bir tanesi ABD'deki FETÖ varlığı. Bir diğeri ABD'nin PYD/YPG'ye verdiği destek. Bunlar ilişkilerimizi gölgeleyen temel unsurlar oldu. Brunson davası da ve bu dava boyunca yönetimin tutunduğu tavır da ilişkilerimizi zorlu bir sürece soktu. Biz her zaman tehdit dili ile bir yere varılamayacağını dile getirdik" dedi. Aksoy, ABD'li senatör Lindsey Graham'ın bugün Türkiye'de bazı temaslarda bulunacağını, bu kapsamda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir görüşme yapmasının planlandığını kaydetti. 'FETÖ İLE MÜCADELE DEVAM EDİYOR' Aksoy, FETÖ ile mücadelenin hız kesmeden devam ettiğini de belirterek, "Bu mücadelenin en önemlilerinden biri FETÖ okullarının kapatılması ve Maarif Vakfı'nın bu okulları devir alması. Bugüne kadar FETÖ iktisatlı okulları kapatan ülke sayısı 21 yükseldi. Türkiye Maarif Vaktı 18 ülkede FETÖ okullarını devraldı. Ayrıca Vakıf 16 ülkede 66 yeni okul açtı" bilgilerini paylaştı. 'S-400'LERİN TEKNİK DETAYLARI ABD'YE VERİLMEDİ' Bakanlık Sözcüsü Hami Aksoy, Türkiye'nin Rusya'dan alacağı savunma sistemi S-400'lerin teknik detaylarının ABD ile paylaşıldığı iddiasına ilişkin ise şunları kaydetti: "Kesinlikle böyle bir şey olmadı. Sayın Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu da Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'a böyle bir şey olmadığını iletti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da 23 Ocak'ta Rusya'ya ziyaret gerçekleştirecek."