Ekonomide 2019-2021 yıllarını kapsayacak 3 yıllık yol haritası, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklandı. Dengelenme, disiplin ve değişim şeklinde üçlü sacayağı üzerine kurulu olacak Yeni Ekonomi Programı'nda (YEP), büyüme bu yıl için yüzde 3,8 ve 2019 için yüzde 2,3 olarak öngörüldü. Enflasyon beklentileri ise 2018 için yüzde 20,8 ve 2019 için yüzde 15,9 olarak belirlendi. Bu anlamda Türkiye'nin ekonomideki yeni yol haritasını değerlendiren Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin programı 'güven verici' olarak yorumladı. "SORUNLARA GERÇEKÇİ ÇÖZÜM ÜRETEN BİR PROGRAM" Açıklanan Yeni Ekonomi Programı'nda aşırı hızlı büyüme isteğinin törpülendiğini ifade eden Ekonomist Prof. Dr. Alkin, "Bundan sonra Türkiye'nin kabul edilebilir büyüme hızı eskiden olduğu gibi yüzde 5-7 arasında değil, yüzde 3 ila 5 arasında olacak. Bakan Albayrak, 2018'in rehabilitasyon, 2019 toparlanma ve 2020 yılı da kalkınma senesi olacağını söylüyor. Özellikle kamuda bir yandan harcamalar gözden geçirilirken, kamu gelirleri tarafında da çok ciddi bir takibin başlayacağını ifade edebiliriz. Yani vergilerin 21'inci yüzyıl ile uyumlu hale getirileceğini söyleyebiliriz. Herkesin beklediği gibi bir mali çıpa ortada yok fakat kamu maliyesinin etkin denetimi ve etkin işletilmesi var. Kamu maliyesinde 2019 yılı için 60 milyar lira tasarruf hedefi bulunması ise son derece olumlu bir yaklaşım. Bir başka gerçekçi hedef ise işsizlik oranları ile alakalı. İşsizliğin yüzde 10'dan aşağı düşmeyeceği kabul edilmiş durumda. Dolayısıyla bunu, soruna gerçekçi bakan ve gerçek çareler arayan bir program olarak görüyorum. KAYNAKLAR ETKİN KULLANILACAK 1990'lı yıllarda, 'Çok hızlı büyüyeceğiz. Sen de bu hızlı büyüyen pastadan payını al' diyerek yatırımcı çekiliyordu. Ancak bunun bazı yan etkileri oldu. Mesela enflasyon, devalüasyon, kamu açıkları gibi. Çünkü hızlı büyüme kaynakların etkin kullanımını çok fazla göz etmez. Dolayısıyla Türkiye'nin eski büyüme modeli hızlı büyüyen ama kaynakları da etkin kullanamayan bir tarzdaydı. Bugün açıklanan yeni büyüme modelini yüksek katma değer yaratan, kaynakları etkin ve kamu maliyesini ekonomi için doğru şekilde kullanan bir model olarak değerlendirebiliriz. 'KONTROLLÜ KALKINMA' ODAKLI Eski Orta Vadeli Programların (OVP) büyüme odaklı olduğunu belirten Prof. Dr. Alkin açıklanan YEP'in 'kontrollü kalkınma' modeliyle işleyeceğini kaydetti. Daha önceki OVP'lerin topluma cesaret vermek amacıyla koyduğu yüksek hedeflerin çoğunun gerçekleşmediğini de dile getiren Prof. Dr. Alkin, bu modelde herkesin kabul edebileceği gerçekçi hedeflerin koyulduğunu vurguladı. "TÜRKİYE DAHA ETKİN VE TASARRUFLU YÖNETİLECEK" "Herkes gerçekçi bir programın açıklanmasını istiyordu. Ve beklenti gerçekleşti. Bakan Albayrak piyasanın 'gerçekçi' diye tanımlayacağı, süper büyümeler vaat etmeyen güzel bir program açıkladı" diyerek sözlerine devam eden Prof. Dr. Alkin şunları söyledi: "Piyasalar bu beklentinin gerçekleşmesi karşısında rahatladı. Bu gösteriyor ki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile devam eden kabine, devleti bundan sonra daha farklı bir şekilde, daha etkin ve tasarruflu yönetecek. Bu tasarrufla elde edilen kaynakların da özel sektöre kanalize edileceğini öngörüyoruz. Burada ihracatın merkezde olması çok önemli. Eski OVP'lerde ihracatlarla övünülüyordu ancak ihracata destek verme yoktu. Şimdi ise cari açığın kapanmasına destek veren sektörlerin önceliğe alınacağını anlıyoruz. Benim açıklanan YEP'ten anladığım şu: "1- Türkiye Cumhuriyeti bundan sonra daha sakin ve yüksek katma değer yaratan sektörlerle büyüyecek. 2- Kamu küçülecek ve daha bu durumda daha az kaynak talebinde bulunulacak. Ortaya çıkan kaynak fazlası ise özel sektöre verilecek. 3- Açıklanan üç yıllık programın ardından gelen dördüncü yılda insan kaynağı kalitesini yükseltmiş, marka, tasarım, inovasyon, Ar-Ge ve yüksek teknoloji üreten bir ülke olma amacı taşıyan bir program olarak karşımıza çıkıyor." "BAZI RAKAMLAR REVİZE EDİLMELİ" "Açıklanan YEP'te doğrudan bir kur hedefi yazılmasa da, TL ve dolar cinsinden Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) karşılaştırması yapılınca, fazla iddialı gözüküyor" şeklinde konuşan Prof. Dr. Alkin, "2018 yılında o kur seviyesi imkân dahilinde değil gibi, diğer seneler için de 'acaba ?' dedirtiyor. Genelinde dengeli hedefler olan OVP'deki bazı rakamların tekrar gözden geçirilip revize edileceğini düşünüyorum. Ancak, işsizlik-enflasyon-büyüme konusunda gerçekçi bir çizgiye gelinmesi önemli bir gelişme" dedi.