Türkiye'nin narenciye alanındaki en önemli üretim merkezlerinden biri olan Çukurova kentleri Adana ve Mersin'de mandalina hasadı sürüyor. Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, çiçeklenme zamanında aşırı sıcaklıklar ve iklim farklılıkları sebebiyle narenciye ürünlerinin rekoltesinde bu yıl düşüş olduğunu kaydetti. Mandalina ve portakal ürünlerinde rekoltedeki bu düşüşün yüzde 20 ila 30 seviyesinde olduğunu anlatan Doğru, "Döviz kurlarında yaşanan yükselmenin neticesinde ihracatın bu sene daha fazla olacağı beklentimiz var. Mandalina, portakalda rekolte düşük olsa da fiyatların daha yüksek olacağı ve çiftçinin memnun olacağı bir sezon yaşamasını bekliyoruz" dedi. EN ÇOK ZARAR GÖREN ÜRÜN; MANDALİNA Akdeniz meyve sineğinin en çok zarar verdiği ürünlerin başında mandalina ve portakal çeşitlerinin geldiğini anlatan Doğru, şunları söyledi: "Akdeniz meyve sineğiyle mücadele devam ediyor, yakalayıp yok ediyoruz. Tabi bu sene popülasyonda fazla artış vardı. Akdeniz meyve sineği mücadelesinde Tarım Bakanlığı'nın da çok önemli destekleri oldu. Tuzaklara 50 dekara destek veriliyordu. Tarım Bakanımız bunu 80 dekara çıkardı. Ayrıca bu tuzakların bakanlık aracılığıyla getirilmesi için de yol açtılar. Bunun yanında gelecek sene ki planlar içerisinde Akdeniz meyve sineğini kısırlaştırarak üremesini durdurmak açısından kısır erkek sinek salımı içinde şu anda araştırmalar yapılıyor. Mevcut mandalina fiyatlarının biraz daha artacağını bekliyorum. Çünkü rekoltemiz az geçmiş yıllara göre, üretim maliyetleri de çiftçimizin dolara bağlı olan mazot ve gübre, ilaçlardan dolayı arttı. O nedenle çiftçinin daha çok kazanacağı, sevineceği bir sene olacağını bekliyoruz." KALİTELİ ÜRETİME GEÇİLDİ Ulusal Turunçgil Konseyi (UTK) Başkanı Kemal Kaçmaz ise, turunçgilde üretilen yaklaşık 1 milyon 550 bin tonun yüzde 50'sinin yurt dışına ihracat edilirken Türkiye'ye yaklaşık 500 milyon dolarlık döviz girdisi beklendiğini belirtti. Kaçmaz, son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarla kalite üretime geçildiğini belirterek, "20 Eylül itibariyle mandalina ihracatı başladı. Mandalina üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde erkenci çeşitleri ihraç edebilir hale geldik. Özellikle Mivaze ve Okitsu çeşidi, Satsuma çeşidine göre yaklaşık bir ay öncesinden hasat edilebiliyor. Bunun erken hasat edilmesi ile birlikte bizim narenciyede özellikle mandalinada ihracat sezonumuz eski yıllara göre daha da uzadı. Bu da mandalinanın ihracatında Türkiye'nin iyi bir yere geldiğinin en önemli işareti olarak görüyoruz" diye konuştu. ÜRETİMİN YÜZDE 13'Ü MERSİN'DE Türkiye genelindeki üretimin yaklaşık yüzde 13'ünün Mersin'de gerçekleştiğini kaydeden Kaçmaz, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye genelinde üretilen miktarın yüzde 50'ye varan bir bölümü ihraç edilmektedir. Karşılığında yaklaşık 450-500 milyon dolar civarında bir döviz girdisi sağlamaktayız. Mandalina ihracatının özelliği şu, ülkemize sağladığı net döviz girdisi ve hiç ithal girdi kullanmamamızdan dolayı ekonomimiz için büyük bir girdi sağlamaktadır. Bu yılda beklentimiz, yaptığımız gezi ve incelemeler sonunda gördüğümüz şudur ki, özellikle kaliteli ve bol ürün görmekteyiz. Bu da inşallah hem üreticimizin hem de ihracatçımızın rahat bir sezon geçirmesine vesile olacaktır diye düşünüyoruz. Diğer ürünlerde de kalite adına bir sorun yaşamamaktayız. İklim şartları elverdiği sürece başarılı bir ihracat sezonu beklemekteyiz."