Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri'nde gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Şenol Güneş'in yaptığı açıklamalar şu şekilde: "İLK MAÇTA ALDIĞIMIZ SONUÇ HAYAL KIRIKLIĞI OLDU" "Bayern Münih maçının kötü bitmesinden sonra moralsizlik olmuştu. Onu üzerimizden atmak için uğraşacağız. Üç kulvarda başladığımız yarış vardı, şimdi iki kulvara kaldık. Şampiyonlar Ligi bizim için önemli hedefti. Gruptan çıkmak çok önemliydi, üst turlara çıkmak hedefler arasındaydı. İlk maçta aldığımız sonuç hayal kırıklığı oldu. Tur atlamak için şansımızın hiç olmadığını söyleyebiliriz. Oyun olarak daha iyi olmak ve umutları buraya taşımak isterdik, üzgünüz.Güçlü bir rakip karşısında başarılı olamadık. Kötü kaybettiğimiz bir maç oldu. Bu yarışta başından itibaren takımımızı ve ülkemizi iyi temsil ettiğimizi düşünüyoruz. Bu kötü sonuca rağmen temsilde sorun olduğunu düşünmüyorum. Fair play ruhu içinde oynamaya çalıştık ve iyi bir izlenimle ayrıldık. Daha önce Sporting Lizbon, Dinamo Kiev ve Bayern Münih'e kaybettik. Bunun için herkesten özür diliyoruz. Ülkenin daha büyük başarılara layık olduğunu biliyoruz. Ülke başarılara alışmadığı için bu başarıyı getirdikten sonra aynı başarının size rakip olduğunu görüyorsunuz. Nereden nereye geldiğimizi çok iyi biliyoruz. Nereye gideceğimizi de biliyoruz. Beklentileri büyüttüğümüzü de biliyoruz. O yüzden hayal kırıklıklarının daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Şikayet etmeden, mazeret üretmeden, doğru işler yaparak başardık." "İLKELİ, PRENSİPLİ OLMANIN YANINDA DÜRÜSTLÜKTEN, CESARETİMİZDEN VAZGEÇMEDİK" "Biz bir serüven yaşadık Şampiyonlar Ligi'nde. Ülkemizin de gurur duyacağı bir yarıştı. Bu yarışı zorlamak istedik ama altında kaldık. Çünkü hazır değiliz. Bayern Münih'i eleseydik de biz onlardan iyi değiliz. Bunun olması için çok daha fazla çalışmak gerekiyor. Başarı yakaladığımız zaman kaybettiğinizde parçalanmanız daha hızlı olur. Bu yarışları öğrenmek için de yapıyoruz. Kendim de öğreniyorum. Yanlış yola saparsak altından kalkamayız. Başarı tehlikelidir, onu taşımak çok daha önemlidir. Beşiktaş'ın şu anki durumu yıkılacak bir şey değildir. Ligde ve kupada iddialı olmazsa da büyük kulüptür. Beşiktaş'ın hedefini sormaya gerek yok. İkinci ve üçüncü olunca da batmamıştır. Planlı, programlı, ilkeli, prensipli olunmaya çalışıldı. Kulüp yapısının değiştiğini görmeyi biz de arzuluyoruz. İlkeli, prensipli olmanın yanında dürüstlükten, cesaretimizden vazgeçmedik. Bu işi yaparken hatalar da yaptık. Hep sahanın içinde kaldık. Sahanın içinde kalırken saha dışında yıpratmak isteyenlerin kendi insanımız olmasından rahatsız oluyorum, doğru bulmuyorum. Bu, gelecek adına endişe verici. Sağlıklı etkisi ne bize ne başka takıma olur. Kötü sonuçlardan da oyundan da dersler çıkaracağız. Sağduyulu olarak, güler yüzle, iyi bir dille ligde ve kupada yarışımıza devam edeceğiz. Hayalimizi kaybetmedik. Şampiyonlar Ligi de hayalimizdi, zor bir hedefti. 'Oralarda yukarılarda olsak bile biz henüz hazır değiliz.' diye söyledim. Hep umutlu ve mutlu olduk. Camia olarak bunu birlikte yaptık. Şerefimizle, hakkımızla, dürüstçe futbol oynadık." "PAZAR GÜNÜ 3 PUAN VE MORAL ALMAK İÇİN YOLA ÇIKACAĞIZ" "Ligde yenemeyeceğimiz hiçbir takım olmadığını düşünüyorum. Benim korkum yok ama benim üstümden kendi korkularını yapmak isteyenleri Allah'a havale ediyorum. Ligde de kupada da kendimizi favori görüyoruz. Şampiyonlar Ligi'nin Türkiye ligiyle ilgili etkisi yok. Kaybetmiş bir takım olarak moralimiz bozuldu. Direndik ama yeterli olmadı. Diğer maçlara nasıl çıkıyorsak derbiye öyle çıkacağız. Kazanmak için sahaya çıkacağız. Pazar günü 3 puan ve moral almak için yola çıkacağız. Fair play içinde ligde ve kupada taraftarımızla en iyisini yapacağız. Biz duvara vurmadık, utanılacak bir şey yapmadık. Dünyanın en iyi takımı değiliz, iyi olmaya çalışan takımız. İşimizi severek yaptık, açık ve samimi olduk. Ortalığı tozu dumana katıp kirli işler yapanlara alet olmak istemedik ama bizi ortalığı tozu dumana katan kişi olarak göstermeye çalıştılar. Adil olduğumuzu, doğru yönettiğimizi ve değer verdiğimizi düşünüyorum. Sevgimizi ve çalışmamızı büyütmeye devam edeceğiz. Kimseyi korkutmak, kandırmak, zorlamak gibi niyetimiz olmadı. Takım olarak kazanırız. Kaybettiğimiz zaman hiçbir oyuncumuzun suçu yoktu, onlara görev veren bendim. Tek sorumlusu da benim. Kayıpların sorumlusu benim." "ÖNÜMÜZDEKİ DÖRT MAÇI KAZANDIĞIMIZDA EN İYİ DURUMDA OLACAĞIMIZI BİLİYORUZZ" "Bir maç Beşiktaş'ın kaderini bağlamaz ama önemli bir mücadele olacak. Kazanmak istiyoruz. Kazandığımız zaman avantajın bize geçeceğini biliyoruz. Önümüzdeki dört maçı kazandığımızda en iyi durumda olacağımızı biliyoruz. Kaybettiğimizde de maçlar devam edecek. Derbi, arkasından kupa, sonra yine lig... Kulübün kaderi bir maça bağlı değildir.Bu sezon da Fenerbahçe karşısında kazanacak kadar oynadık. En azından kaybetmeyecek kadar iyiydik ama kaybettik. Hakem ne yaparsa yapsın biz futbol oynayacağız. Sadece maça hazırlanıyoruz. Saha dışına çıkmak isteyenler, benim ağzımdan beyanlarla konuyu başka boyuta getirenlere katılmıyorum. Taraftarların destek olacağını biliyorum. O destekle, fair play çerçevesinde en iyi oyunumuzu oynayıp üstesinden geleceğimizi biliyorum. İlk Fenerbahçe maçında o kadar haksızlığa rağmen direndik, sonunda isyan ettiğimizde zararını biz çektik." "DERBİDE HERHANGİ BİR GERGİNLİĞE GİRMEDEN, HER ZAMAN GURUR DUYDUĞUMUZ TARAFTARLARIN DESTEĞİYLE GÜZEL GÜN GEÇİRECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM" "Şerefiyle, hakkıyla oynayan, dürüstçe futbol oynamaya çalışan kulüp de bu konuda sıkıntılar çekerek bugünlere geldi. O günlerde bile haksızlığa uğradığı halde bağırmayı, çağırmayı ikinci plana atan bir kulüp olarak sadece futbol oynayarak maçı kazanmak istiyoruz. Haksızlıkları içine gömüp yaşayan bir kulüp olarak, saha dışına çıkmadan futbolunu oynamaya çalıştı. Derbide herhangi bir gerginliğe girmeden, her zaman gurur duyduğumuz taraftarların desteğiyle güzel gün geçireceğimizi düşünüyorum. İnşallah öyle olacak." "TALİSCA'NIN SARI KARTININ İPTALİ KONUSUNDA BİR BEKLENTİM YOK" "Talisca'nın sarı kartının iptali konusunda bir beklentim yok. Hatta Caner'in de bir taç pozisyonu vardı, dışarı atmak için bir görüntüsü vardı. Bir şey de söyleyemiyorum, futbol adına üzülüyorum. Hakemin senin oyununu nasıl bozduğunun güzel göstergeleri var. Biz kaybettik, kırmızı kart gördük, her takımda olabilecek bir şey. Başka bir şey anlatıyoruz. Bir maçta iki oyuncu seçilerek kart verildiğini düşünmemek için sebep var mı bu maçta. Konyaspor da kendi haklarını arıyor. Pepe, topa kafayla vurduğu zaman eline çarptığında penaltı verilir mi bilmiyorum. Verilirse verilsin ama saha içinde oyunun başında çift dalmalarla, sertlikle oyunun bozulması için uğraşan takımlara hakem yardımcı oluyorsa, doğru bulmuyorum. Tabii ki zaman geçirmenin normal ölçüsü vardır. Hakem konusu zaten gündemimizde yok, futbol oynamak gündemimizde var. Onu kullanacağız. Diğer konulara girmeden derbiyi bitirmek istiyoruz." "FEDERASYON VE CEZA KURULU UYGUN GÖRÜRSE 3 MAÇ CEZA VEREBİLİR" "Caner bocalıyordu. Robben girdikten sonra Caner etkisiz olmuştu. Çıkarken kendisinin iyi olduğunu düşünüyordu. Oyuncu düşünebilir. Elini kaldırarak konuşması doğru değil. Bundan 3-4 maç da ceza alabilir. Ben bir ceza vermeyi düşünmüyorum ama federasyon ve ceza kurulu uygun görürse 3 maç ceza verebilir. Genellikle elle kolla konuşunca 6 maç ceza alıyor, başkaları ağzıyla kirli bir şekilde konuşursa ceza almıyor. Ne ben ne Caner, kimse mükemmel değildir. İyi niyetle işimizi yaparak güzel şeyler sunmak istiyoruz. Hepimiz takım için varız, takım bizim için önemlidir. Biz kurumsal kimliği önde tutan karakterde insanlarız. Üretmede, eğitmede ve değer korumada sorun yaşayan bir ülkeyiz." "BÜTÜN SUÇU VİDA'YA ATMAK DOĞRU DEĞİL" "Vida iyi oyuncu ancak Matej Mitrovic'te olduğu gibi sorunlar yaşıyor. Oyun anlayışı, oyun yapısı olarak farklı oynuyor. Zaman zaman rakibe uzak kalıyor, pozisyon almalarda farklı uygulamaları var. Bize zarar veriyor. O konuda uyum sağlayamadığını söyleyebiliriz. Medel de ilk geldiğinde fiziksel olarak ve oyun anlayışı bakımından gergindi, mutsuzdu. Şimdi daha iyi durumda. Mitrovic, şu anki Vida'dan daha iyiydi. Bütün suçu Vida'ya atmak doğru değil. Vida'nın çok üzgün olduğunu biliyorum. Bazen oyuncuyu oynatmamak daha iyi." "YARDIMCI ANTRENÖRLER BENİ YÖNETMİYOR, BEN ONLARI YÖNETİYORUM" "Elli küsur yıldır futbolun içindeyim. Böyle bir soruyu yanıtlamayı doğru bulmuyorum. Kim ne anlatıyor bilmiyorum. Yardımcı antrenörler beni yönetmiyor, ben onları yönetiyorum. Performansımda olumsuzluk olduğunu düşünmüyorum. Yardımcı antrenör, bu görevi yapar. Tabii ki onların da fikirleri var ama antrenörler teknik direktörleri yönetmez, yönetilir. Beşiktaş'ı bilenlerin kulübe ne kadar zarar verdiğini de biliyorum." "ŞAMPİYONLAR LİGİ'NİN BEDEL ÖDETTİĞİNİ BİLİYORUM" "Şampiyonlar Ligi'nin bedel ödettiğini biliyorum. Buna değer. Benim için milli takım, Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi, Süper Lig ve kupa sırasıyla gider. Biz Türkiye'nin en iyi takımı olduğumuzu söylemiyoruz, oynadığımız rakipler söylüyor. Bu haftaki rakibimiz de söylüyor. Biz ayak uydurmak durumundayız. Bayern maçı 11'e 11 maç daha güzel olacaktı. Bu şekilde 'yenerdik' dersem kendimizi kandırmış olurduk. Bayern Münih sonuçta avantajı 11'e 10 sağladı. En azından buraya daha umutlu gelebilirdik." "HAKEMİN NE YAPTIĞIYLA İLGİLİ, PENALTI VERDİ VERMEDİ ONDAN ÇOK OYUNUN BAŞINDAN BERİ NİYETTE KÖTÜ GÖRÜNTÜSÜ OLDUĞUNU SÖYLEYEYİM" ''Konya maçında ne olduğunu herkes biliyor. Hakemin ne yaptığıyla ilgili, penaltı verdi vermedi ondan çok oyunun başından beri niyette kötü görüntüsü olduğunu söyleyeyim. Sakin olmaya çalıştım. Son bölümde sahaya inerken Mehmet hoca yanıma geldi. Elimi uzattım o da uzattı, devam ettik. İki takım oyuncuları tartışıyordu. O anda bizimkileri alıp, 'Siz gidip tebrik edin dedim. İtme yaptığımı söylüyorlar öyle bir kastım, niyetim yok.''